Merhabalar Sevgili Kahve dostlarım !!!
Televizyon spor haberlerine bakıyoruz, futbol 1.lig ve de üç dört takım. Sonra zaman kalırsa 2.lig o da bazen… Basketbol, voleybol, boks, tenis, hentbol, halter, engelli basketbolu, masa tenisi, buz pateni spor değil mi? futbol kadar önemli değil mi?
Türkiye’de spor denince akla gelen ilk ve tek branş futbol oluyor. Eğer Dünya Basketbol Şampiyonası varsa o hafta yazılı ve görsel basın Milli Basketbol Takımımızı destekliyor ve şampiyonanın bitmesi ile, tarihi bir başarı elde etmişse bile, gündem yine futbola dönüş yapıyor.
Yazılı basında “spor yazarlığı” yapan yazarların adı “futbol yazarı” olmalı. Her köşe yazarı futbolla ilgili yazılar yazıyor, yazılarında öfkeleniyor kızıyor veya kinayeli yazılarla hem oynanan maçları, hem futbolcuyu, hem hakemi, hatta teknik direktörleri bile sert bir üslupla adeta dövüyorlar.
Okçuluk gibi, Türk tarihinin geçmişinde çok önemli yeri olan spor dalı günümüzde yine gündemde. 14- 19 Şubat 2018 tarihlerinde ABD’nin Yankton kentinde düzenlenen 2018 Salon Dünya Okçuluk Şampiyonasında 17 yaşındaki milli sporcumuz Mete Gazoz, olimpik yay genç erkekler yarışmasında dünya 2.si oldu ve Türkiye’ye gümüş madalya kazandırdı. Bu genç erkeğe çalışmaları ve başarılarından dolayı hayran kaldım.
2018 Kış Olimpiyatları’nda Artistik Buz Pateni Buz Dansında ülkemizi temsil eden Alper Uçar ve Alisa Agafono çifti ve Türkiye’nin serbest programa yükselen ilk Türk buz dansı çifti oldu ve Türkiye’nin Kış Olimpiyatları tarihinde serbest programa katılan ilk çift oldular.Ted Ankara Koleji’nden mezun olan Uçar yüksek Öğrenimini Hacettepe Üniversitesi Beden Eğitimi ve Rekreasyon Bölümünde başlamış, sonra da Macaristan’ın Budapeşte şehrindeki Semmelweis Üniversitesi’nde tamamlamış. Bir Ankara Kolejli olarak onunla gurur duydum ve heyecanla yarışmayı takip ettim. Tüylerim diken diken oldu. Muhteşem performanslarına hayran kaldım.
Alisa Agafonova ile 2010 yılında kariyerlerini birleştiren Alper Uçar, 2011 Erzurum Kış Olimpiyatları’nda gümüş madalya alarak Erzurum’da düzenlenen yarışmada Türk sporcular içinde ilk ve tek madalyayı kazanan kişi oldu. 2012 yılında Rus Milli Takımı’nın baş koçları Alexander Zhulin ve Oleg Voiko ile ABD’deki çalışmalarını Rusya’da devam ettirdi. 2013 Avrupa Şampiyonasında 13. oldular. Yine aynı sezon Nebelhorn Trophy yarışmasında 5. olarak Rusya’nın Sochi şehrinde düzenlenecek olan Kış Olimpiyatları’na gitmeye hak kazandılar. Türkiye’yi ilk defa Olimpik düzeyde Buz Dansı kategorisinde temsil edebilen Uçar ve Agafonova çifti aynı zamanda dünya sıralamasında üst yerleri tutuyor.
1964 doğumlu Semih Saygıner dünyanın en başarılı 3 profesyonel bilardo oyuncusundan biri. 1994’te ilk Dünya Bilardo Şampiyonluğunu kazanan Saygıner, dünyada “Mr. Magic” (Bay Sihir) ya da “The Turkish Prince” (Türk Prensi) lakaplarıyla da tanınıyor. Türkiye’de bilardonun bir federasyon sporu haline gelmesini sağlayan Saygıner, Hollanda liginde 9 yıl, Portekiz liginde 3 yıl profesyonel oyunculuk yaptı. Saygıner, bilardo literatürüne “Semih Saygıner Magic Shots” (Semih Saygıner’in Sihirli Vuruşları) olarak geçmiş 42 özel vuruş tekniğine sahip.Ben de hayranlarından biriyim.
Bu gençler gibi inanılmaz sporcularımız var. Dar bütçelerle harikalar yaratan bütün sporcularımızı ayakta alkışlıyorum.
Bu sporcularımızın herkes tarafından tanınmasını ve desteklenmesini ve herkesin bir spor dalı ile ilgilenmesini diliyorum.
Hepinize spor dolu harika bir pazar günü diliyorum benim sevgili kahve dostlarım.
Sevgilerimle,
Binnaz ablanız…