Babalar Günü Kutlu Olsun <3

fal-ad1

Merhabalar Sevgili Kahve Dostlarım !!!

FOTO1”Canıma can katan canım babacığım” diye başlardım babama yazdığım mektuplarıma. O zamanlar cep telefonu da yoktu, cep telefonundan mesaj çekmek de. Özel zarflar ve kağıtlar alır, uzun uzun mektuplar yazardım tüm sevdiklerime. Çocukluğumdan beri severim yazmayı. Babam da bizi teşvik ederdi yazmamız için. Babam Burhanettin Gündoğan 1920 doğumlu idi, çok küçük yaşta anne ve babasını kaybetmiş ve kendisini abisi ile evli olan teyzesinin kızı Rukiye yenge bakıp büyütmüş. Bu nedenle de yengesini anne gibi görür, sever ve sayardı.

Rukiye yengenin 3 oğlu vardı, babam kendisini 4.oğlu yerine koyar onunla çok yakından ilgilenirdi. Paraya ihtiyacı olmamasına rağmen her vesile ile harçlık gönderir, dilediği gibi harcamasını isterdi. Rukiye yenge istanbul’da Samatya’da yaşıyordu. Babam ise Ankara’daydı. Babam yengesinin de kendisine mektup yazmasını ister, bir dileği olursa başkası aracılığı ile mektup yazdırmasın, kendisi yazsın isterdi. Sırf bu yüzden Rukiye yengeyi Türkçe okuma yazma kurslarına göndermişti. Rukiye yenge kurslara gitmiş ve babama sıkça mektuplar yazmıştı. Babam da yazmayı severdi defterler dolusu notlar alır düşüncelerini ve duygularını yazarak kağıda dökerdi.

20140614_184522Babam ben üniversiteyi bitirip eczacı olunca, apartmanımızın altında bulunan dükkanları birleştirip bana bir eczane açtı. ” Bak güzel kızım koluna bileziğini taktım, eczaneni de sana çeyiz olarak verdim, bundan sonrası sana ait, ne istersen al, ye, iç, gez bana bir şey borçlu değilsin sen yeter ki mutlu ol, bir baba evladının tahtını yaparmış da bahtını yapamazmış, ben sana en güzel yaşamları diliyorum” dedi. Duygulanmıştım, ana babalarımız ne kadar fedakar, ne kadar karşılıksız seven insanlar diye düşündüm. 6 yaşımdan beri bana ağırlığımca para harcamıştı, bir de rüyalarımı süsleyen kocaman bir eczane açmıştı. Ve bunların hepsini evladı rahat etsin, mutlu olsun diye hiç bir karşılık beklemeden yapmıştı. Babam evlatlarına düşkün bir babaydı. Ablamın avukat, abimin tüccar, benim de eczacı olmamızı isterdi. Ne mutlu ki bu dilekleri gerçek oldu. Zaten hep çok mutlu olduğunu söylerdi.

Babam çok aydın görüşlü, insanlığa, arkadaşlığa, dostluğa önem veren, dediği senet olan bir kişiydi. Babamın Ankara Eryaman’da küçük bir besi çiftliği vardı. Oranın kahyasının oğlunu çok sever, ona takılır, şakalaşırdı. O çocuk da babamın yolunu gözler, babamın arabasını sesinden tanır ”Burhan amca geliyor” diye yollara çıkardı. Bu çocuğun doğuştan bir ayağı kısa olduğu için aksayarak yürür ve koşardı. Babam ona kuzuları emanet eder, her görüştüklerinde ondan kuzuların hesabını sorardı. Onun ayağının aksamasına gönlü razı olmuyordu. Bir gün onu karşısına alıp, ” seni tedavi ettirmek istiyorum razı mısın ” diye sordu. Küçücük bir çocuktu, öyle sevindi ki, babamın boynuna atlayıp, yanaklarından öptü ”Allah razı olsun Burhan amca razıyım” dedi.

20140614_184515Babamın çok sevdiği ve iyi görüştüğü bir arkadaşı vardı. Dr. Rifat Kayadelen. Kırk yıl önce Kırşehir’in ilk özel hastanesi olan Kayadelen Hastanesini açmıştı. Kırşehirspor ve Şehir Kulubünde de aktif görevde olan Dr. Rifat Bey herkes tarafından çok sevilen, hayranlık duyulan, muhteşem bir zattı. Babam bu niyetini Rifat Beye söylediğinde, Rifat Bey büyük bir memnuniyetle ameliyatını yapacağını ve ameliyattan da para almayacağını söylemiş.Babam sadece ameliyat için gerekli olan malzemelerin parasını vererek çocuğu ameliyat ettirdi. Ameliyatı çok başarılı geçmişti. Hastaneden çıkarken yaşadığı sevinç inanılmaz mutluluk vericiydi. Artık babamın sevincine diyecek yoktu. Hepimiz çok sevinçliydik. Çocuk sevinçle koşup oynuyor, kendini çok mutlu hissediyordu. Artık yakın bir okula da başlamıştı. Derslerinde başarılı, çok çalışkan bir çocuktu.

Babam her zaman ”maddi değerler gelip geçicidir, belli olmaz beklemediğin bir anda yok olabilirler, ama manevi değerler çok önemlidir onun verdiği mutluluk, sonsuz bir yere sahiptir” derdi.

FOTO22Oğlum Sertaç Taşdelen de dedesinin bir kopyası gibi. Üstün ve yüksek nitelikleri olan bir kişi. Bir dedesi daha var, o da hakkın rahmetine kavuşmuş müthiş bir insan, öğretmen İsmail Taşdelen.. Yardımseverlik, başkalarını önemseme, değer verme, sosyal sorumluluk bilinci nedeniyle iki dedesinin de izinden gidiyor. Böyle güzel babalara ve böyle güzel büyüklere sahip olmak ne büyük şans. Biz çok şanslıyız. Her zaman dağ gibi sırtımızı dayadığımız, saray gibi gönlünde saltanat sürdüğümüz, her derdimize şifa olan bir babamız vardı.. Doğruluğun, dürüstlüğün, çalışkanlığın ve başarının simgesiydi…

Bugün Babalar Günü !!!!!
Bütün babaların, baba adaylarının Babalar Günü Kutlu Olsun !!!!!

Rahmetli babam ve babam gibi ebediyete intikal etmiş tüm babalar nur içinde yatsınlar… Mekanları cennet olsun…

Babalar Günü Kutlu Olsun!!!!

Hepinize güzel bir pazar günü diliyorum..

Sonsuz sevgilerimle ..

Binnaz ablanız 🙂

fal-ad1
Binnaz Abla

Binnaz Abla

Dubaiden Singapura kadar çok geniş bir takipçi kitlesine sahip. Sahip olduğu üstün iletişim becerisi, güçlü sezgileri ve yaşam tecrübesi ile 40 yıllı aşkın bir yorumculuk geçmişine sahip. Sahip olduğu pozitif enerjiyi, olağan üstü sezgileri ile birleştirerek takipçilerine ışık oluyor

1 Yorum
  1. Çox duyğulu bir yazı. Ellerinize, üreyinize, gözlerinize sağlıq. Babanızın ruhu şad ki, Siz teki övlad böyütmüş. Bütün kızların üreyinden keçen hissleri qeleme almış, bizleri de mutlu etmişsiniz.
    Yazılarınızı seve- seve izlerim. Çox- çox teşekkürler! Bu yazınız üçün ise sonsuz teşekkürler.

Yorum Yapın

Eposta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Bu HTML kodlarını kullanabilirsiniz. HTML <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.